5 Mayıs 2008 Pazartesi

tarif

üç gecedir kardeşimdeyim.

masaya beyaz örtüyü serip insanüstü bir hızla onu donatanlar vardır ya, kardeşim de doğal olarak, hiç zorlanmadan bunu becerenlerden.

ben de fena yemek yapmam. ayrıntılara, işin püf noktalarına dikkat ederim. yaptığımın lezzetli olması için ölçer biçerim. sonuçta ortaya, yenilesi yüksek bir yemek çıkar.

gel gör ki sunum konusundaki beceriksizliğimi gizleyemem, ortadadır.

kahvaltı için domates ve salatalık doğrarsın mesela, benimki kendi öz varlığıyla oradayken onunki salatalık, domates 'tabağı' olmuştur.

dün gece rakı içtik. başrolü oynaması gereken rakı, elimizin tersiyle kenara itildi. çünkü öyle güzel mezeler vardı ki alkol seven topluluk, yaklaşık bir saat kadehlere dokunmadı. mezeleri, bir kısmını da ilk kez, onun yaptığını söylememe gerek yok.

bugün öğleden sonra dışarıdaydım. akşam sekiz gibi eve geldim. eve girmeden önce "bir ihtiyaç var mı," diye sordum. markasını da söyleyerek "beyaz şarap al," dedi. aldım, eve girdim. ortadaki sehpanın üzerinde güzel bir görüntü... kadehin içinde taze nane, üçte iki şarap, üçte bir sade gazoz, dipte bir erik, azıcık limon sıkılmış kadehe ve parçalanmış buzla süslenmiş.

aslında konunun özü buydu :) yaza yakışacak bu tarifi vermek...

0 yorum:

Yorum Gönder